13 Aralık 2011 Salı

Trabzonspor 0 - Galatasaray 3




Fenerbahçe maçından sonra kağıt üzerinde en zor maçlardan ve deplasmanlardan birisiydi Trabzonspor. Her ne kadar sezon öncesi defans, orta saha ve forvet hattındaki kemik oyuncuları kaybetseler de, (Egemen, Selçuk, Jaja, Umut) Şenol Güneş faktörü ile bu olumsuz etkiyi en aza indirdiler. Sezon başından beri Burak Yılmaz'ın müthiş formu da bir diğer önemli faktördü. Bir de üstüne şike konularından sonra Şampiyonlar Ligi macerası çıktı. Herkes gibi Trabzonspor için de sürpriz oldu bu konu. Kadro olarak Şampiyonlar Ligi için hazır değillerdi ve transferde yapamadılar. Ama İnter deplasmanındaki galibiyet ile merhaba dediler Şampiyonlar Ligi'ne. Lig'de de galibiyetleri alıp üst sıralara oynamaya başlamışlardı ama şu çok barizdi ki, kadro hem Lig hem de Şampiyonlar Ligi için yeterli değildi. Geçen hafta Şampiyonlar Ligi'nde üst tur için önemli bir maça çıktı Trabzonspor. Lille deplasmanında üst tura çıkacak sonucu aldılar bir nevi ama İnter'in kendi evinde CSKA Moskova'ya yenilmesi planları alt üst etti. Manchester United, Manchester City, Valencia ve Porto gibi rakiplerle Avrupa Ligi'nde mücadale edecek Trabzonspor. Bunun moral bozukluğu ile çıkacaklardı Galatasaray maçına. Selçuk, Engin Baytar ve Ceyhun'un oynayacak olması ortamı daha da gerdi.

Galatasaray ise, son dönemde artan formu ve ezeli rakibi Fenerbahçe'yi net bir futbol ve net bir skor ile yenip moralli geldi Trabzon'a. Derbi galibiyeti ve oynanan iyi futbol uzun süre sonra yüzleri güldürmüştü. Maçın başında yüzleri güldüren diğer bir isim Elmander oldu. Kazım'ın pası sonrası, sırtı kaleye dönük bir şekilde sol ayağı ile dönerek çok şık bir gole imza attı. Derbide maçın başında kaçan net pozisyonlardan sonra, Trabzonspor maçında ilk atakta golü bulmak şüphesiz rahatlattı Galatasaray'ı. Derbideki gibi pres ve baskı devam ediyordu ayrıca. Orta alanda Melo ve Selçuk'un giderek artan uyumuna, beklerin kanatlarla olan uyumu eklenince Galatasaray orta alanda sıkışmıyor. Maçın hakemi 2-3 pozisyonda elle oynamalara devam etse de, Selçuk 44. dakika da çok şık bir duran top golü ile farkı ikiye çıkardı. Adamakıllı duran top golü atmayalı uzun zaman olmuştu.




Fenerbahçe maçındaki gibi tempolu geçen ve ilk yarısı 2-0 biten maçta, ikinci yarıda da tempolu bir mücadele vardı. Ama Zokora biraz ayarı kaçırıp hava topu mücadelesinde Melo'ya dirsek atınca 10 kişi kaldı Trabzonspor. Fenerbahçe maçında cezalı duruma düştü Zokora. Trabzonspor 10 kişi kaldıktan sonra, orta alanda hakimiyet tamamen Galatasaray'a geçti. İki takım da pozisyonlar buldu ama değerlendiremedi. Selçuk'tan sonra Engin Baytar ve Ceyhun da oyuna girdi. Selçuk'un pasında soldan ceza sahasına giren Ceyhun düzgün bir vuruşla farkı 3'e çıkardı. Sahada olan 3 eski Trabzonsporlu ve eski bir Trabzonsporlu olan Selçuk'un pasında, gene eski bir Trabzonsporlu Ceyhun'un golü.

Deplasmanda 6 maçtır gol yemiyoruz. Son yediğimiz gol 3 ay önce oynanan ve 1-1 sona eren Karabükspor maçıydı. O maçta da, Muslera maçın hemen başında kırmızı kart görmüş ve kaleye Ufuk geçmişti. 3 büyük maç, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor 7 puan ve lideriz.

Büyüksün İmparator

Yürüyedur Galatasaray...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Beğen