13 Ekim 2011 Perşembe

Euro 2012 Play-Off

Azerbaycan maçı öncesi yazdığım senaryo bir nevi gerçek oldu. Mesut'un katkıları ile play-off'a kaldık. 2012 Avrupa Şampiyonası'nda, play-off'a kalmamız için Azerbaycan'dan puan almamız, Belçika'nın da Almanya karşısında puan kaybetmesi gerekiyordu. Zar zor, ite kaka olsa da bu gerçekleşti ve play-off'a kaldık. Almanya maçının özellikle ikinci yarısındaki kötü oyun, Hamit'in maç sonu açıklamaları, Hiddink'in durumu ve genel baskıyı düşünürsek, Azerbaycan'dan başka çok rakibimiz vardı. Bazı maçlarda skor, sahadaki oyunun önüne geçer. Yani iyi veya kötü oynamanız değil o maçı kazanmanız önemlidir. Azerbaycan maçı da böyle bir maçtı. Gene kötü oynadık orası ayrı. Hiddink'in Almanya maçında ''Ofansif oyunculara ihtiyacımız vardı'' diyerek oyundan aldığı Selçuk, oyuna girer girmez Burak'a yaptığı nefis asist ile Hiddink'e adeta mesaj göderir gibiydi. Tipik bir Trabzonspor golü ile Azerbaycan'ı 1-0 yendik. Sakatlığı nedeni ile 3-1 mağlup olduğumuz maçta oynayamayan Mesut Özil, bir gol atıp bir de asist yaparak Belçika'ya patladı. Mesut'un bu maçta bir şeyler yapacağına yürekten inanıyordum ve yanılmadım. En başından beri gerçek rakibimiz Belçika'ydı zaten. Bizi 3-1 yenen Almanya, kendi evinde Belçika'yı da 3-1'le geçerek 10'da 10 yaparak rekor kırdı.




Bugün Play-off eşleşmeleri belli oldu. Euro 2008 çeyrek finali'nde eşleştiğimiz, 129. dakikada 1-0 geriye düşüp, 130+1. dakikada beraberliği yakaladığımız ve penaltı atışları sonucu elediğimiz Hırvatistan ile eşleştik. Diğer eşleşmeler,


Bosna Hersek - Portekiz
Estonya - İrlanda
Çek Cumhuriyeti - Karadağ




Portekiz'den sonra gelebilecek en zor rakiple eşleştik diyebiliriz. Bireysel anlamda önemli oyuncuları olan Hırvatistan, eleme gruplarında 10 maçta 7 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 mağlubiyet ile 22 puan toplayarak Yunanistan'ın ardından 2. bitirdi grubunu. 18 gol atarken, kalelerinde 7 gol görmüşler. İlk maç 11 Kasım'da Türkiye'de, rövanş 15 Kasım'da Hırvatistan'da oynanacak. Rakibin bireysel gücü dışında, Euro 2008'in rövanşı da söz konusu. Lovren, Corluka, Modric, Rakitic, Kranjcar, Klasnic gibi tehlikeli ve tecrübeli oyuncuları var. 


Son form ve kondisyon durumumuz ele alındığında sadece Hırvatistan değil, diri olan her rakip karşısında işimiz zor. Sahada kimliksiz dolaşıyoruz. 1 aylık bir sürede tam anlamı ile maça hazırlanabileceğimizi düşünmüyorum. Bu da bireysel yeteneklere kaldığımızı gösteriyor. Bir çok sorun var gibi gözükse de, şampiyona için kilit nokta deplasman golü. Elemeler'de en az gol atan takımlardanız. Kısa vade de buna bir çözüm bulunmalı. Son olaylara baktığımız zaman tablo karamsar. Hırvatistan favori ama Milliler ile her şeyin mümkün olduğunu da Hırvatlardan iyi bilen yok. Umarım Hırvatları eleyip Euro 2012'ye katılırız. Şu ana kadar katıldığımız bütün şampiyonalara renk kattığımız bir gerçek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Beğen