29 Ocak 2012 Pazar

Bursaspor 1 - Galatasaray 0


58'nci. madde idi, Genel Kurul'du, Shaqiri idi derken Bursaspor maçı geldi çattı. Önemli konu kadro ve diziliş idi ki, gene aynı şekilde 4-1-4-1 tarzı dizilişi ile sahadaydık. Beklerin hücuma katkısı sıfır olunca, kanatlar işlemeyince, orta alanda yaratıcılık olmayınca, üstüne bir de fazla top kaybı olunca Eskişehirspor maçındaki gibi bir görüntü ortaya çıktı. Yaratıcılıktan uzak, birbirine yabancı 11 adam sahada bir şeyler yapmaya çalıştı. Baros'un sakatlığı, Eboue'nin Afrika Kupası'nda olması bizi umduğumuzdan da etkiledi. Transfer sezonu ilk açıldığında Fatih Terim transferlerin erken bitmesini istemişti ama transferin kapanmasına sayılı günler kaldı ama halen ciddi bir transfer yapamadık. Zaten Baros'un sakatlanmasından sonra Elmander ile uyumu kötü olan ve bugün çok kötü oynayan Sercan faktörü de eklenince forvetten gol beklentimiz kalmadı. Sercan'ın fiziki açıdan çok, mental açıdan gelişmesi gerekiyor. Neredeyse bütün pozisyonlarda top geldiği zaman ne yapması gerektiğine karar veremiyor. Bu kararsızlık durumu daha da kötü yapıyor. Sercan zaten etkisizken Elmander'i de iyi durdurdular. Özellikle İbrahim Elmander'i çok iyi marke etti. Sol kanadı Hakan Balta-Riera, sağ kanadı Sabri-Emre (Kazım) olan bir takımın bu formuyla deplasmanda kazanma ihtimali pek yok. Kaldı ki, Bursaspor çok iyi oynamadı bugün. Orta sahayı kalabalık tutup, bizi top kaybına zorladı ve başarılı oldu. Doğru dürüst ilk net ataklarında da golü buldular ve iyi kapandılar. Semih ve Ujfalusi değil de, Servet-Gökhan Zan ikilisinden herhangi birisi olsaydı bugün, Bursaspor ikinci golü de atardı, üçüncü golü de.

Sabri'yi çok severim. Ama olmuyor gerçekten. Özellikle sakatlıktan döndüğünden beri ciddi bir form düşüklüğü var. Bugün önünde Emre oynadı ama sol kanatta oynadığı zamanki gibi etkili değildi Emre. Sol kanat ise evlere şenlik. Hakan Balta için tam 'ilk geldiği sezon ki performansına yaklaşıyor yavaş yavaş' diyorduk ki, bizi duymuşcasına dibe vurdu bugün. Ne hücumda ne de defansta iyi değildi. Herkesin dilinde ki isim Riera'yı ise çözemedim. Bazı pozisyonlarda etkili olmaya çalıştı, bir diğer pozisyonda çok kötüydü. Yani uyum süreci lafıdır gidiyor da, Türkiye'ye geldin be Riera, uzaya çıkmadın ki...

Son dakikalarda yakaladığımız pozisyonları atsak puan ya da puanlar alabilirdik belki ama bu mağlubiyet birilerinin gözündeki perdeyi indirir sanırım.Söz dönüp dolaşıp transfere geliyor ama en büyük korkum son yullarda ki gibi komik son dakika transferi. Ankaragücü maçını saymazsak, kötü oynanan Eskişehirspor maçı ve bu maçta ki kötü oyun, formsuzluk ve beceriksizlik çekilecek cinsten değil. Galatasaray'ın transfere değil, transferlere ihtiyacı var. Kaybedilen maç sonrası twitterda hashtag oluşturma delisi bazı skor, twitter ve facebook taraftarları Fatih Terim'e giydirmeye başlamış bile. Fatih Terim 2 hafta önce demişti ama harbiden bu kadar ucuzmuş demek. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Beğen